Bu Blogda Ara

18.4.25

Çocuğunun Kitap Okumasını İsteyen Ebeveynler, Önce Kendileri Kitap Okumalı


"Çocuklar kitap okumayı kulaklarıyla değil, gözleriyle öğrenir; onlara söylemek yetmez, göstermek gerekir."

Kitap okumak, özellikle öğrenciler için büyük bir önem taşır ve akademik başarıya giden yolda en önemli anahtarlardan biridir. Günümüzde birçok çocuk ve genç, dijital mecralarla daha fazla vakit geçirirken, geçmişte evlerde ebeveynler kitap okuyarak çocuklarına güçlü bir rol model olurdu. Düzenli okuma alışkanlığı, sadece sınav kazanmaya değil, aynı zamanda düşünme becerilerinin gelişmesine, kelime dağarcığının zenginleşmesine ve analitik düşünme yetisinin güçlenmesine de katkı sağlar. Bu nedenle, kitap okuma kültürünü canlandırmak ve çocuklara kazandırmak için ebeveynlerin örnek olması büyük bir gerekliliktir.

Çocukların kitap okuma alışkanlığı kazanması, akademik başarılarının yanı sıra bilişsel, duygusal ve sosyal gelişimleri için de büyük önem taşır. Ancak birçok ebeveyn, çocuklarının kitap okuma alışkanlığı kazanmadığından şikâyet ederken, kendilerinin düzenli bir okuma pratiğine sahip olup olmadığını göz ardı ediyor. Oysa çocukların davranışlarını belirleyen en önemli faktörlerden biri model almadır. Bu nedenle ebeveynler, çocuklarının kitap okumasını istiyorsa, öncelikle kendileri düzenli olarak kitap okumalıdır. 

Çocuklar, özellikle okul öncesi ve ilkokul çağlarında, ebeveynlerini rol model olarak görürler. Bir çocuk, ebeveyninin televizyon karşısında saatlerce vakit geçirdiğini, sürekli telefonla meşgul olduğunu görürken, ondan kitap okumasını beklemek gerçekçi değildir. Çocuklar, sözlerden çok eylemlerle öğrenir. Eğer bir ebeveyn, eline düzenli olarak kitap alıyor, kitaplardan heyecanla bahsediyor ve okuma anlarını keyifli hâle getiriyorsa, çocuk da bunu taklit etmeye daha yatkın olacaktır. 

Ebeveynlerin düzenli kitap okuması, çocuk için sadece bir örnek oluşturmakla kalmaz, aynı zamanda evde bir “okuma kültürü” yaratılmasına da yardımcı olur. Evde kitapların kolay ulaşılabilir olması, ortak kitap okuma saatlerinin belirlenmesi, kütüphane ziyaretlerinin yapılması gibi küçük adımlar, çocukların okuma alışkanlığı kazanmasını destekler. 

Özellikle küçük yaş gruplarında ebeveynin sadece kendi başına kitap okuması yeterli olmayabilir. Çocuklarla birlikte kitap okumak, onlara hikâyeler anlatmak ve kitap içerikleri üzerine konuşmak, okuma alışkanlığının pekişmesini sağlar. Çocuklarla okunan kitaplar üzerine konuşmak, karakterlerin duygularını, hikâyenin akışını tartışmak, onların hayal gücünü ve eleştirel düşünme becerilerini geliştirecektir. 

Çocuklar için kitap okuma, bir zorunluluk ya da ders gibi hissettirilmemelidir. Kitap okumayı cezalandırma veya ödüllendirme aracı hâline getirmek yerine, “doğal bir günlük aktivite” olarak sunmak gerekir. Çocuğun yaşına ve ilgi alanına uygun kitapların seçilmesi, birlikte kütüphane veya kitapçı gezileri yapılması, okuma köşesi oluşturulması gibi uygulamalar, okumanın eğlenceli bir alışkanlık olarak benimsenmesine yardımcı olur. 

Çocukların kitap okuma alışkanlığı kazanmasını sağlamak için ebeveynlerin kendilerinin de bu alışkanlığa sahip olması büyük önem taşır. Çocuklar ebeveynlerinin tutumlarını, alışkanlıklarını ve önceliklerini gözlemleyerek öğrenirler. Eğer bir evde kitap okumak doğal bir rutin hâline gelirse, çocuklar da bu kültürü içselleştirecek ve kitap okumayı bir zorunluluktan ziyade keyifli bir aktivite olarak görecektir. Unutmayın, “çocuğunuzun kitap okumasını istiyorsanız, önce siz okuyun!”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder