"Ana dilde eğitim, çocuğun bilişsel, sosyal ve duygusal
gelişimini destekler."
Türkçe
bilmeyen bir Kürt çocuğunun okula başlaması, hem öğrenci hem de aile için zor
bir süreçtir. Bu durum an dilinde eğitim görmeyen bütün çocuklar için geçerli
bir durumdur.
1971 yıllında
hiç Türkçe bilmiyen bir çocuk olarak ilkokula başladım.Okulda hiçbir şekilde
Kürtçe konuşamazdık,konuşmamız yasaktı.Bilmediğimiz bir dilde eğitim
görüyorduk.Bize göre anlamsız anlamsız şeyler anlatılıyordu.Biz sadece
öğretmene bakıyor anlatıklarına anlam vermeye çalışıyorduk.Anlatılanları
anlamadığımız için sorulan sorulara cevap vermediğimiz için yediğimiz dayağın
haddi hesabı yoktu.İşin ilginç yanı İlkokul birinci sınıf öğretmenimizde
komşumuzun oğlu bir Kürt çocuğuydu.Ama Türkçe öğrenmemiz için bize yoğun bir
baskı yapıyor bolca dövüyordu.Tuvalete gitmek için Türkçe nasıl izin
istendiğini bilmediğimiz için altımıza kaçırdığımız çok oluyordu.
Türkçeyi
anlayamadığımız ve konuşamadığımız için dersleri takip etmekte,
arkadaşlarımızla iletişim kurmakta ve okulda başarılı olmakta zorluk
yaşıyorduk.Okulda kendimi izole hissediyorduk.Bu yüzden okula gitmek
istemiyorduk.Hergün bir bahane bulup okuldan kaçmanın yolunu arıyorduk.
Türkçe bilmediğimiz
için , dersleri takip edemediğimiz için öğretmenin söylediklerini anlama ve
sorulara cevap verme konusunda zorluk yaşıyorduk. Bu durum, akademik başarımızın
düşüşüne neden oluyordu.Hatta
diyebilirimki başarı diye bir şey yoktu.Anlamsız anlamsız ödevler
veriliyor,fişleri yazmamız isteniyordu.Ne yazdığımıZI bilmeden defterimize bir
şeyler karalamaya çalışıyorduk.Ödevimizi yapamadığım günlerde dayak
yiyiyor,gittikçe okuldan uzaklaşıyorduk.
Eğitim bilimi
diyorki;Türkçe bilmeyen bir öğrenci, arkadaşlarıyla iletişim kurmakta zorluk
yaşayabilir. Bu durum, öğrencinin sosyalleşmesini ve okulda mutlu olmasını
engelleyebilir.Evet doğrudur biz bunu yaşadık.Sınıfımızda kim var bilmiyorduk.Çünkü
birbirimizle Türkçe konuşmak zorundaydık ve biz Türkçe bilmiyorduk.Bu yüzden
sadece bir birimize bakıyorduk.Öğretmen konuştuğunda Türkçe bilen arkadaşımız
gülüyorsa bizde gülüyorduk. Bazen gülmememiz gerektiği yerde gülüyorduk. Bu
yüzden öğretmenden azar işitiyorduk.
Tam bir geri
zekalı muamelesi görüyordum ve kendimi aptal hisediyordum. Okulu bir düşman
gibi görüyorduk.Bu yüzden okulun tatil olduğu günlerde okulun camlarını
kırıyorduk.Hatta birgün bir arkadaşımla beraber sınıfımızın camını kırıp sınıfa
girdik ve kitap dolabındaki kitapların bir kısmını yırttık.Çünkü o kitaplar
okumamız için bize veriliyordu,okuyamayınca dayak yiyorduk.Bu yüzden o
kitapların yok olması gerektiğini düşünmüştük.
Birçoğumuz ilkokul
birinci sınıfı Türkçe öğrenmeden ve hiçbir matematik işlemi yapmayı bilmeden geçirdik.Bazı
arkadaşlarımız sınıfta kaldı.Aslında benimde sınıfta kalmam gerekiyordu. Ancak öğretmenim
komşumuzun oğlu olduğu için ayıp olmasın diye sınıfımı geçmiştim.
İlkokul ikinci
sınıfada Türkçe bilmeden başladım.Öğretmenim değişmişti.Öğretmenim idealist bir
kadın öğretmendi.O da bir Kürt kızıydı.Siverekliydi ve yeni öğretmen
olmuştu.Bizimle çok ilgileniyordu. Hem yavaş yavaş Türkçeyi öğrenmeye başladım
hemde basit matematik işlemleri yapabiliyordum.İlk defa sınıfta tahtaya
çıkarıldım ve basit bir matematik işlemini öğretmenimin desteğiyle tahtada
yaptım.Bu durum beni oldukça motive etmişti.
Hayat Bilgisi
kitabında evde kullandığımız araç gereç,yediğimiz şeylerin resimleri vardı.
İlaç,Kaşık,Domates,salatalık vb.gibi.Öğretmenimiz resimde gördüğümüz şeyin
adını Türkçe söylememizi istiyordu.Çoğumuz Türkçe adlarını bilmediğimiz
için Kürtçe adlarını söylüyorduk.Bu
durum bazı arkadaşlara lakap takılmasına neden olmuştu.
Bu şekilde
ilkokul dördüncü sınıfa kadar devam ettim.Dördüncü sınıfta artık Türkçeyi
konuşabiliyor ve söylenenleri anlayabiliyordum.Yani üç yıl benim için bir zaman
kaybı olmuştu.Oysa Türkçe bilen arkadaşlarımız birinci sınıfın ikinci döneminde
bizim dördüncü sınıfta yaptıklarımızı yapıyorlardı.
21.yüzyılda
bu durum hala devam etmektedir.Ana dili Türkçe olmayan ve Türkçe bilmeyen
çocuklar hala bu zorlukları yaşamaya devam etmektedirler.
Eğitim
Bilimciler,Çocuk anadilinde ilkokulda eğitim görse, akademik başarılarının
genel olarak daha iyi olacağını söylüyorlar. Bunun nedeni, ana dil, çocuğun
düşünce ve duygularını ifade etmesini sağlayan doğal bir araçtır. Çocuk,
anadilinde rahat ve özgür bir şekilde iletişim kurabildiğinde, öğrenme sürecine
daha fazla odaklanabilir ve daha iyi bir şekilde öğrenebilir.
Anadilde
eğitim, çocukların aşağıdaki alanlarda daha başarılı olmalarını sağlayabilir:
Anadilinde
eğitim gören çocuklar, okuma ve yazma becerilerini daha kolay öğrenirler. Bu,
kelime dağarcığını genişletme, fikirlerini ifade etme ve akademik konuları
anlayabilme gibi becerileri geliştirmelerine yardımcı olur.
Anadilinde
eğitim gören çocuklar, matematik kavramlarını daha kolay anlayabilirler. Bu,
matematiksel problemleri çözme ve matematiksel ilişkileri görme gibi becerileri
geliştirmelerine yardımcı olur.
Anadilinde
eğitim gören çocuklar, diğer akademik konuları da daha kolay öğrenebilirler.
Bu, bilim, tarih ve sosyal bilgiler gibi konuları anlamalarına yardımcı olur.
Anadilde
eğitim, çocukların bilişsel, sosyal ve duygusal gelişimlerine de olumlu
katkılar sağlayabilir. Anadili iyi gelişmiş olan çocuklar, daha özgüvenli ve
bağımsız olurlar. Ayrıca, başkalarıyla daha iyi iletişim kurabilir ve sosyal
ilişkiler kurabilirler.
Elbette,
anadilde eğitim, çocukların akademik başarılarını garanti etmez. Ancak,
çocukların öğrenme sürecini daha kolay ve daha etkili hale getirmeye yardımcı
olur.
Aşağıda,
anadilde eğitim alan çocukların akademik başarılarına ilişkin bazı araştırma
bulguları yer almaktadır:
Bir
araştırmaya göre, anadili İngilizce olmayan çocuklar, ana dillerinde eğitim
gördüklerinde, anadillerinde eğitim görmeyenlere göre akademik başarılarında
daha fazla gelişme gösteriyorlar.
Bir başka
araştırmaya göre, anadili farklı olan çocuklar, ana dillerinde eğitim
gördüklerinde, akranlarına göre daha yüksek okuma ve yazma becerilerine sahip
oluyorlar.
Bir üçüncü araştırmaya
göre, anadili farklı olan çocuklar, ana dillerinde eğitim gördüklerinde,
matematik becerilerinde daha fazla gelişme gösteriyorlar.
Bu
bulgular, anadilde eğitiminin çocukların akademik başarıları üzerinde olumlu
bir etkisi olduğunu göstermektedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder