"Demokratik
değerler, bir ülkenin geleceğidir. Türkiye, bu değerleri korumak için çaba
göstermeli."
Türkiye’nin
hukukun üstünlüğü kategorisindeki zayıf performansı, Uluslararası Demokrasi ve
Seçim Yardımı Enstitüsü’nün 2023 raporu tarafından vurgulanarak Türkiye’nin
dünya genelinde 173 ülke arasında 148. sırada olduğunu ortaya koymaktadır. Aynı
rapora göre, Türkiye Avrupa’da Rusya’nın gerisinde, demokratik olmayan dört
ülkeden birisi olarak değerlendirilmiştir.
International
IDEA’nın raporuna göre Türkiye’nin hukukun üstünlüğü sıralamasındaki düşük
performansı şu şekildedir:
Hukukun
Üstünlüğü kategorisinde Türkiye dünya genelinde 148, Avrupa’da 45 ülke
içerisinde sondan ikinci sırada bulunmaktadır.
Haklar
kategorisinde Türkiye dünya genelinde 129, Avrupa’da ise 42. sıradadır.
Temsil
kategorisinde Türkiye dünya genelinde 112, Avrupa’da ise 42. sıradadır.
Katılım
kategorisinde Türkiye dünya genelinde 139, Avrupa’da ise 42. sıradadır.
Sosyolojik
olarak,Demokratik değerler, demokratik bir toplumun temelini oluşturan
değerlerdir. Bu değerler, bireylerin temel hak ve özgürlüklerini korumayı,
toplumun refahını ve adaletini sağlamayı amaçlamaktadır.
Demokratik
değerleri belirleyen kriterler, aşağıdaki gibi sıralanabilir:
Demokratik bir
toplumda, tüm bireyler eşit haklara ve özgürlüklere sahiptir. Bu eşitlik, ırk,
din, cinsiyet, dil, sosyal sınıf veya diğer herhangi bir ayrım gözetmeksizin
tüm bireyler için geçerlidir. Demokratik değerler yoksa, toplumda eşitlik
sağlanamaz. Bazı bireyler diğerlerinden daha fazla hakka ve özgürlüğe sahip
olabilir. Bu durum, toplumda huzursuzluğa ve çatışmalara yol açabilir.
Demokratik bir
toplumda, adalet herkes için geçerlidir. Herkesin yasa önünde eşit olduğu ve
yasalara eşit şekilde tabi olduğu bir toplumda adalet sağlanmış olur.
Demokratik değerler yoksa, toplumda adalet sağlanamaz. Herkesin yasa önünde
eşit olmadığı ve yasalara eşit şekilde tabi olmadığı bir toplumda adaletsizlik
hüküm sürer. Bu durum, toplumda güvensizliğe ve umutsuzluğa yol açabilir.
Demokratik bir
toplumda, bireylerin temel hak ve özgürlükleri güvence altına alınmıştır. Bu
özgürlükler, ifade özgürlüğü, din özgürlüğü, toplantı ve gösteri özgürlüğü gibi
özgürlükleri kapsamaktadır. Demokratik değerler yoksa, bireylerin temel hak ve
özgürlükleri kısıtlanabilir. İfade özgürlüğü, din özgürlüğü, toplantı ve
gösteri özgürlüğü gibi özgürlükler kısıtlanabilir. Bu durum, toplumda baskıya
ve totaliterliğe yol açabilir.
Demokratik bir
toplumda, halk kendi temsilcilerini seçme hakkına sahiptir. Bu seçimler,
serbest, adil ve şeffaf bir şekilde yapılmalıdır. Demokratik değerler yoksa,
halk kendi temsilcilerini seçme hakkını kullanamaz. Bu durumda, halka hesap
vermeyecek bir iktidar ortaya çıkabilir. Bu durum, toplumda yolsuzluğa ve
istismara yol açabilir.
Demokratik bir
toplumda, yasama gücü halk tarafından seçilen temsilciler tarafından
kullanılır. Bu temsilciler, toplumun ihtiyaçlarını ve çıkarlarını göz önünde
bulundurarak yasaları yaparlar. Yasama gücü, bir devletin yasaları yapan
organıdır.
Yasama gücü zayıfsa, aşağıdaki sorunlar ortaya çıkabilir:
Yasama gücü
zayıfsa, yasaların yapılması ve uygulanmasında belirsizlikler ortaya çıkabilir.
Bu durum, toplumda huzursuzluk ve çatışmalara yol açabilir.
Yasama gücü
zayıfsa, adalet sağlanamaz. Yasaların yapılması ve uygulanmasında tarafsızlık
sağlanamaz ve bu durum, toplumda adaletsizliklere yol açabilir.
Yasama gücü
zayıfsa, yürütme gücü daha fazla güçlenir. Bu durum, yürütmenin baskıcı bir
hale gelmesine yol açabilir.
Yasama gücü
zayıfsa, halk kendi ihtiyaçlarını ve çıkarlarını tam olarak yansıtmayan
yasaların yapılmasına yol açabilir. Bu durum, halkın temsil edilmemesi ve
toplumda huzursuzluklara yol açabilir.
Yasama
gücünün güçlendirilmesi için aşağıdaki önlemler alınabilir:
Yasama
organının yetkileri güçlendirilerek, yasaların yapılması ve uygulanmasında daha
fazla söz sahibi olması sağlanabilir.
Yasama
organının faaliyetlerinin şeffaf hale getirilmesi, halkın yasama organını daha
yakından takip etmesini ve yasaların oluşum sürecine daha fazla katılımını
sağlar.
Yasama
organının, faaliyetlerinin ve kararlarının halka karşı hesap verebilir hale
getirilmesi, yasama organının daha sorumlu bir şekilde hareket etmesini sağlar.
Demokratik bir
toplumda, yürütme gücü yasama tarafından seçilen veya atanmış kişiler
tarafından kullanılır. Bu kişiler, yasaları uygulamaktan ve devletin işlerini
yürütmekten sorumludur. Yürütme gücü, bir devletin yasaları uygulamaktan ve
devletin işlerini yürütmekten sorumlu olan organdır.
Yürütme
gücü demokratik değilse, aşağıdaki sorunlar ortaya çıkabilir:
Yürütme gücü
demokratik değilse, yasaları uygulamada keyfi davranabilir. Bu durum,
hukuksuzluk ve adaletsizliklere yol açabilir.
Yürütme gücü
demokratik değilse, toplum üzerinde baskıcı bir hakimiyet kurabilir. Bu durum,
otoriter rejimlere yol açabilir.
Yürütme gücü
demokratik değilse, halk kendi ihtiyaçlarını ve çıkarlarını tam olarak
yansıtmayan bir yönetime maruz kalabilir. Bu durum, halkın temsil edilmemesi ve
toplumda huzursuzluklara yol açabilir.
Yürütme
gücünün demokratikleştirilmesi için aşağıdaki önlemler alınabilir:
Yürütme
organının halk tarafından seçilmesi, yürütme gücünün demokratikleşmesine
yardımcı olur.
Yürütme
organının yetkilerinin sınırlandırılması, yürütme gücünün keyfi davranmasını
önler.
Yürütme
organının faaliyetlerinin ve kararlarının halka karşı hesap verebilir hale
getirilmesi, yürütme gücünün daha sorumlu bir şekilde hareket etmesini sağlar.
Demokratik bir
toplumda, yargı gücü bağımsızdır. Yargı, yasaları yorumlar ve uygular. Yargı
bağımsız değilse, toplumun temel hak ve özgürlükleri tehlikeye girer. Herkesin
yasa önünde eşit olmadığı ve yasalara eşit şekilde tabi olmadığı bir toplumda
adaletsizlik hüküm sürer. Bu durum, toplumda güvensizliğe ve umutsuzluğa yol açabilir,
bireylerin temel hak ve özgürlükleri kısıtlanabilir, ifade özgürlüğü, din
özgürlüğü, toplantı ve gösteri özgürlüğü gibi özgürlükler kısıtlanabilir. Bu
durum, toplumda baskıya ve totaliterliğe yol açabilir, toplumda huzursuzluk ve
çatışmalar ortaya çıkabilir, insanlar, adaletin sağlanmayacağına inanırsa,
yasalara uymamaya başlayabilir. Bu durum, toplumda şiddet ve kaos ortamına yol
açabilir.
Yargı
bağımsızlığını sağlamak için aşağıdaki önlemler alınabilir:
Yargıçlar,
görevlerini yerine getirirken herhangi bir dış baskıya maruz kalmamalıdır.
Yargıçlar, yalnızca yasalara göre karar vermelidir.
Yargı sistemi
şeffaf olmalıdır. Yargı kararları, herkes tarafından erişilebilir olmalıdır.
Yargı sistemi,
hesap verebilir olmalıdır. Yargıçlar, görevlerini yerine getirirken yaptıkları
hatalı kararlardan sorumlu olmalıdır.
Bu önlemlerin
alınması, yargı bağımsızlığını güçlendirmeye ve toplumun temel hak ve
özgürlüklerini korumaya yardımcı olacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder