"Bir
ülkenin en değerli kaynağı, sınırları aşan beyinler değil, sınırların içinde
tutabilen fırsatlardır."
Türkiye’de
beyin göçü, son yıllarda artan bir eğilim göstermektedir. Yükseköğretim
mezunlarının yurtdışına göç etme oranı, ülkedeki ekonomik ve sosyal koşullar,
kariyer fırsatları, eğitim ve iş piyasasındaki sınırlamalar gibi çeşitli
nedenlere bağlı olarak artmaktadır. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2021-2023
yıllarını kapsayan Yükseköğretim Beyin Göçü İstatistikleri’ni açıklamış ve bu
süreçteki önemli değişimlere dikkat çekmiştir. Bu makalede, beyin göçü
oranlarının sektörler ve meslek grupları bazında nasıl değiştiği
incelenecektir.
TÜİK
verilerine göre, Türkiye’de yükseköğretim mezunlarının beyin göçü oranı 2023
yılında yüzde 2 olarak kaydedilmiştir. Bu oran, 2015 yılında yüzde 1,6 iken,
2023 yılında yüzde 2’ye yükselmiştir. Cinsiyet bazında bakıldığında ise, 2023
yılında kadın mezunların beyin göçü oranı yüzde 1,6, erkek mezunların beyin
göçü oranı ise yüzde 2,4 olmuştur.
Bu artış,
özellikle teknolojik ve bilimsel alanlarda eğitim gören bireylerin yurtdışına
yönelmesinin bir göstergesi olarak değerlendirilebilir. Eğitim fırsatlarının
yanı sıra, daha iyi kariyer olanakları sunan gelişmiş ülkeler bu süreçte cazibe
merkezi haline gelmektedir.
Veriler, en
yüksek beyin göçü oranına sahip eğitim alanlarının bilişim ve iletişim
teknolojileri olduğunu göstermektedir. Bu alandaki mezunların yüzde 6,8’i
yurtdışına göç etmiştir. Bilişim ve iletişim teknolojilerinin ardından
mühendislik, imalat ve inşaat yüzde 4,4, doğa bilimleri, matematik ve
istatistik ise yüzde 2,6 oranında beyin göçü vermiştir.
Bu veriler,
teknoloji alanlarındaki yeteneklerin yurtdışına olan talebini yansıtmaktadır.
Yüksek ücretler, gelişmiş teknoloji altyapısı ve Ar-Ge yatırımları, bu
alanlarda uzmanlaşan bireylerin göç eğilimlerini tetikleyen başlıca faktörler
arasındadır.
Meslekler
bazında en yüksek beyin göçü oranlarına sahip lisans programları
incelendiğinde, moleküler biyoloji ve genetik alanı yüzde 17,9 ile ilk sırada
yer almıştır. Bu programı biyomühendislik (yüzde 10,2), işletme mühendisliği
(yüzde 9,8), elektronik mühendisliği (yüzde 9,1), matematik mühendisliği (yüzde
8,9) ve bilgisayar mühendisliği (yüzde 8,4) izlemektedir.
Özellikle
teknoloji ve biyoteknoloji alanındaki beyin göçünün bu kadar yüksek olması,
Türkiye’deki bu mesleklerin yurtdışında daha fazla takdir gördüğünü ve daha iyi
iş fırsatlarına eriştiklerini ortaya koymaktadır.
Yükseköğretim
mezunlarının göç etmek için tercih ettiği ilk beş ülke, Amerika Birleşik
Devletleri (yüzde 21,4), Almanya (yüzde 17,5), Birleşik Krallık (yüzde 11,2),
Hollanda (yüzde 6,9) ve Kanada (yüzde 4,9) olarak sıralanmaktadır. Amerika
Birleşik Devletleri ve Kanada’ya göç eden mezunlar arasında en büyük paya sahip
lisans programı işletme iken, Almanya, Birleşik Krallık ve Hollanda’yı tercih
eden mezunlar daha çok bilgisayar mühendisliği alanından mezun olanlardır.
Bu durum, ABD
ve Kanada’da işletme alanındaki kariyer fırsatlarının geniş olmasının yanı
sıra, Avrupa’da mühendislik ve teknoloji alanlarındaki iş gücü talebinin yüksek
olduğunu ortaya koymaktadır.
Türkiye’de
beyin göçü, özellikle yükseköğretim mezunları arasında dikkat çekici bir oranda
artış göstermektedir. Bilişim teknolojileri, mühendislik ve doğa bilimleri gibi
alanlarda eğitim gören mezunlar, yurtdışında daha iyi iş olanakları ve yaşam
koşulları nedeniyle göç etmeyi tercih etmektedirler. Türkiye’de bu eğilimlerin
önüne geçmek için, özellikle teknoloji ve bilim alanlarındaki kariyer
fırsatlarının artırılması ve ekonomik koşulların iyileştirilmesi gerekmektedir.
Kaynaklar
1. TÜİK,
"2021-2023 Yükseköğretim Beyin Göçü İstatistikleri", 2023.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder