"Beslenmek ile doymak aynı şey değildir."
Türkiye'de
öğrencilerin beslenme sorunu, ülkenin en önemli sorunlarından biri olarak kabul
edilmektedir. Bu sorun, ekonomik yoksulluk ve eğitimde fırsat eşitsizliği
eksikliği gibi çeşitli nedenlerle ortaya çıkmaktadır.
Eğitim Sen,
öğrencilerin beslenme sorununu "eğitim hakkının ihlali" olarak
değerlendirmektedir. Eğitim Sen'e göre, öğrencilerin yeterli ve dengeli
beslenmeye erişimi, eğitim hakkının ayrılmaz bir parçasıdır. Yetersiz beslenme,
öğrencilerin fiziksel ve zihinsel gelişimlerini olumsuz” etkileyerek, eğitim
başarılarını engellemektedir.
Ekonomik
yoksulluk, öğrencilerin beslenme sorununun en önemli nedenlerinden biridir.
Türkiye'de çocuk yoksulluğu oranı, OECD ülkeleri arasında en yüksek olan
ülkelerden biridir. 2022 yılında yapılan bir araştırmaya göre, Türkiye'de
yaşayan 15 yaşındaki öğrencilerin %19,2'si yiyecek parası olmadığı için son 30
günde haftada en az bir kez yemek yiyememiştir. Bu oran, 2021 yılında yapılan
bir araştırmaya göre %17,4'tür. Ekonomik gelişmeler olumsuz yönde olursa,
öğrencilerin beslenme sorununun artması beklenir. Bu durumda, 2023 yılındaki
oran 2022 yılına göre daha yüksek olacak.2024 daha da beter olacak gibi
duruyor.
Eğitimde
fırsat eşitsizliği, öğrencilerin beslenme sorununu daha da derinleştirmektedir.
Ekonomik olarak dezavantajlı durumdaki ailelerden gelen öğrenciler, beslenme
konusunda daha dezavantajlı durumdadır. Bu öğrenciler, yeterli ve dengeli
beslenme ihtiyaçlarını karşılayamadıkları için, okul başarıları ve fiziksel ve
ruhsal gelişimleri olumsuz etkilenmektedir.
Beslenme
eğitimi eksikliği de öğrencilerin beslenme sorununa katkıda bulunmaktadır.
Öğrencilere yeterli ve dengeli beslenmenin önemi ve nasıl beslenmeleri
gerektiği konusunda yeterli bilgi verilmemektedir. Bu durum, öğrencilerin
sağlıklı beslenme alışkanlıkları geliştirmesini engellemektedir.
Beslenme
sorunu yaşayan öğrenciler, fiziksel ve zihinsel gelişimlerinde çeşitli sorunlar
yaşamaktadır. Bu sorunlardan bazıları şunlardır:
Yetersiz
beslenme, büyüme ve gelişmenin gecikmesine, boy kısalığına, kilo alamama, kas
ve kemik gelişiminin zayıflamasına neden olabilir.
Yetersiz
beslenme, öğrenme ve hafıza sorunlarına, dikkat eksikliği ve hiperaktivite
bozukluğuna, zeka geriliğine yol açabilir.
Yetersiz
beslenme, anemi, vitamin ve mineral eksiklikleri, bağışıklık sisteminin
zayıflaması, kronik hastalıklara yakalanma riskinin artması gibi çeşitli sağlık
sorunlarına neden olabilir.
Yetersiz
beslenme, öğrencilerde özgüven eksikliğine, sosyal izolasyona, okula devam
etmeme gibi sosyal sorunlara yol açabilir.
Beslenme
sorunu yaşayan öğrenciler, okul başarılarında da geri kalabilmektedir. Bu
öğrenciler, derslerde dikkatini toplayamayabilir, konsantrasyon sorunları
yaşayabilir, ödevlerini zamanında tamamlayamayabilir. Bu durum, öğrencilerin
okul başarısını olumsuz etkilemektedir.
Yetersiz
beslenme, öğrencilerin geleceklerini de olumsuz etkileyebilir. Yetersiz
beslenen öğrenciler, eğitimde geri kalır, iş bulmada zorlanır, sağlık sorunları
yaşar ve daha erken yaşta ölür.
Beslenme
sorunu yaşayan öğrencilerin sorunlarının çözülmesi için çeşitli önlemler
alınmalıdır. Bu önlemlerden bazıları şunlardır:
Ekonomik
olarak dezavantajlı durumdaki ailelere, çocuklarının beslenme ihtiyaçlarını
karşılamasına yardımcı olmak için çeşitli sosyal yardımlar sağlanmalıdır.
Tüm devlet
okullarında öğrencilere ücretsiz yemek sağlanmalıdır. Okullarda ücretsiz yemek
uygulaması, öğrencilerin sağlıklı beslenmesine ve eğitimde fırsat eşitliğinin
sağlanmasına önemli katkılar sağlamaktadır.Uygulama kapsamında, tüm devlet
okullarında öğrencilere haftanın beş günü ücretsiz yemek verilmelidir.
Yemeklerin hazırlanması ve dağıtımı, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından
belirlenmiş kurallara uygun olarak yapılmalıdır.Uygulama, öğrencilerin beslenme
sorununu önemli ölçüde hafifletecektir. Yetersiz beslenen öğrencilerin okul
başarıları artar, beslenmeden kaynaklı sağlık sorunları azalacaktır. Ayrıca,
uygulama, öğrencilerin okula devamlılıklarını da artıracaktır.
Bu
önlemlerin alınmasıyla, öğrencilerin beslenme sorununun çözülmesi ve
öğrencilerin fiziksel, zihinsel ve sosyal gelişimlerinin desteklenmesi mümkün
olacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder