"Hukukun
üstünlüğü, toplumun vicdanında filizlenir; adaletin olmadığı yerde, güven ve
barış yeşermez."
Türkiye’nin
2023 Hukukun Üstünlüğü Endeksi'nde 142 ülke arasında 117. sırada yer alması,
hukukun işleyişi, devlet kurumları ve toplumsal yapıyla ilgili derin bir
analizi gerektiren bir sonuçtur. Bu sıralama, yalnızca hukuki ve siyasal değil,
aynı zamanda sosyolojik bir durumun da yansımasıdır.
Hukukun
üstünlüğü, bir toplumda adaletin ve eşitliğin sağlanması için temel bir
ilkedir. Bu ilkenin işlerliği, devletin kurumları, siyasal elitlerin
davranışları ve toplumun genel hukuk bilinci ile yakından ilişkilidir.
Türkiye’de hukukun üstünlüğü bağlamında yaşanan sorunların başında, yargı
bağımsızlığı ve hukuki süreçlerin tarafsız bir şekilde işleyip işlemediği
tartışmaları gelmektedir. Bu durum, devletin farklı kurumlarının, özellikle de
yargı ve yürütme organlarının, birbirleriyle olan ilişkilerinde yaşanan
gerilimlerden kaynaklanabilir.
Toplumsal yapı
açısından, Türkiye'nin farklı sosyal sınıflar ve gruplar arasındaki güç
dengesi, hukukun üstünlüğünün sağlanmasında önemli bir etkendir. Türkiye'de
bazı sosyal grupların ve azınlıkların hukuki süreçlerde eşit muamele
görmedikleri algısı, hukukun üstünlüğü endeksine olumsuz yansıyabilir.
Özellikle bazı halkların ve düşük gelir gruplarına mensup bireylerin hukuki
haklarını savunmada yaşadıkları zorluklar, hukukun üstünlüğü kavramının
toplumun tüm kesimlerinde eşit şekilde işlemediğini göstermektedir.
Türkiye’de
siyasal kültürün otoriter bir eğilim göstermesi, hukukun üstünlüğünün
zayıflamasına neden olabilir. Siyasal kültür, halkın devlete ve hukuka olan
güvenini, yöneticilerin ise hukuki süreçlere olan yaklaşımını şekillendirir.
Türkiye’de siyasal kültür, tarihsel olarak devlete güçlü bir güven duyulması ve
devletin karar mekanizmalarının genellikle halktan daha üstün bir otorite
olarak kabul edilmesi yönünde gelişmiştir. Bu durum, hukukun üstünlüğü
ilkesinin tam anlamıyla yerleşmemesine ve devletin bazı dönemlerde bireylerin
temel hak ve özgürlükleri üzerinde baskı oluşturmasına yol açabilir.
Ayrıca,
siyasal partilerin hukuka yaklaşımı, hukukun üstünlüğü endeksindeki sıralamayı
doğrudan etkileyen bir faktördür. Güçlü bir muhalefetin ve denge-denetleme
mekanizmalarının olmadığı bir siyasal sistemde, hukukun üstünlüğü zayıflar.
Türkiye’de siyasal partiler arasındaki çekişmelerin sıklıkla hukuki süreçlere
yansıması, yargının bağımsızlığı üzerinde de baskı oluşturabilir.
Hukukun
üstünlüğü, yalnızca devletin değil, aynı zamanda vatandaşların da sürece
katılımı ve hukuki haklarını savunmalarıyla ilgilidir. Türkiye’de vatandaşların
hukuki süreçlere katılımı, haklarını bilme ve savunma oranı, hukukun
üstünlüğünün işleyişinde önemli bir rol oynar. Ancak, hukuki süreçlere dair
bilgi eksikliği ve toplumsal bilinç düzeyinin düşüklüğü, vatandaşların hukuki
haklarını tam anlamıyla kullanamamalarına neden olabilir. Bu durum, özellikle kırsal
bölgelerde ve eğitime erişim olanakları sınırlı olan topluluklarda daha
belirgin bir şekilde görülmektedir.
Toplumun
devletle kurduğu ilişki biçimi de bu bağlamda önemlidir. Türkiye’de
devlet-toplum ilişkisi, zaman zaman bireylerin devlete karşı hak arama
süreçlerinde çekimser kalmasına neden olabilir. Devlete olan güvenin tarihsel
olarak güçlü olduğu Türkiye’de, devletin hukuki süreçlerdeki otoritesi çoğu
zaman sorgulanmaz ve bu da hukukun üstünlüğünün sağlanmasında bir dengesizlik
yaratır.
Türkiye’nin
Hukukun Üstünlüğü Endeksi'nde 117. sırada yer alması, sadece hukuki değil, aynı
zamanda sosyolojik bir soruna da işaret etmektedir. Siyasal kültür, toplumsal
yapı ve vatandaşlık bilinci gibi sosyolojik faktörler, hukukun üstünlüğünün
sağlanmasında kritik öneme sahiptir. Türkiye’de hukukun üstünlüğünün gelişmesi
için, yargı bağımsızlığının güçlendirilmesi, siyasal kültürün demokratik
değerlerle yeniden şekillendirilmesi ve vatandaşların hukuki bilinçlerinin
artırılması gerekmektedir. Toplumun tüm kesimlerinin hukuka eşit erişim
sağlayabilmesi ve hukuki süreçlerde adaletin sağlanması, uzun vadede hukukun
üstünlüğünün güçlenmesine katkıda bulunacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder