Uyuşturucu madde kullanmaya
başlama genellikle ergenlik dönemidir. Madde kullanımına başlanması kişinin ilk
ailesi içindeyken olabileceği gibi, daha sonra kendi kurduğu ailesinin
içindeyken de olabilmektedir.
Anne-baba ile ilişkiler aile ilişkileri kişinin toplumsal yaşamının
belirlenmesinde önemli bir rol oynar. Ailenin çocuk yetiştirme tutumuna ait
özelliklerin, kişinin bağımlılık davranışını edinmesinde önemli bir etkendir.
Bu tutumlara örnek olarak aile içinde sözelleştirmenin yetersiz olması,
dürtüsel davranış örüntüsünün bulunması, gergin ve çatışmalı bir ortamın
varlığı, toplumsal desteğin eksik olması, aile içinde ödüllendirmenin yetersiz
oluşu gösterilebilir.
Anne ve babanın çocuklara
verdiği mesajların farklı ve süreklilikten yoksun hale gelmesi ile birlikte
bağımlılığa giden yol kaçınılmaz hale gelmektedir.
Ayrıca ailenin maddelere karşı olan tutumu bu konuda gencin
davranışlarını belirlemede çok etkin olmaktadır. Örneğin, anne babanın alkol
veya çeşitli ilaçları kullanma alışkanlıkları, çeşitli sorunlarla
karşılaştıklarında bunları çözmede kullandıkları başa çıkma yolları, ileride
gencin de sorunlar ile karşılaştığında bunlarla başa çıkmak için çeşitli
maddeleri kullanmasında anne babayı örnek almasına neden olabilmektedir.
Anne babanın çocukla ya da kendi aralarında
kronik çatışmaların bulunmasının da madde kullanmaya başlamada önemli bir rolü
vardır. Kronik çatışmalar sonucunda sürekli olarak olumsuz duyguların ifade
edilmesi, aile bağlarının kuvvetli olmaması gibi anne-baba ve çocuk arasındaki
ilişkinin kalitesini belirleyen etmenler de madde kullanımı ile ilişkili olarak
gözükmektedir.
Çoğunlukla olumsuz duyguların ifade edildiği, sözel ödüllendirmenin
eksik olduğu ailelerde yetişen çocukların, daha az kendine güvenli oldukları ve
madde kullanımı karşısında da aynı şekilde güvensiz davranışları sonucunda
‘hayır’ diyemedikleri belirtilmektedir.
Bir diğer önemli etmen ise,
ailenin çocuğuna anne-babalık yapma biçimidir. Anne-baba çocuk ilişkisinin
niteliği, çocuğun topluma uyum becerilerini belirlemektedir. Çocuğun
gelişiminde, anne-baba tutumunun besleyici, destekleyici, denetleyici öğeleri
ve niteliği gencin ve daha sonra erişkinin davranışının alacağı yönün
belirlenmesinde önemli bir güç oluşturmaktadır. Anne-babalık yapma biçiminin
niteliğini belirleyen davranışlara örnek olarak çocuktan kapasitesine uygun
yapabileceği isteklerde bulunulması, bazı kuralların konulması, disiplin
yöntemleri, aile desteği verilebilir.
Anne ve babanın boşanması, ayrı
yaşaması gibi aile bütünlüğünü bozan etkenler de uyuşturucu kullanımı için
önemli risk etkenleri olarak bulunmuştur. Yapılan araştırmalarda uyuşturucu
madde bağımlılarının %50’den fazlasının boşanmış ailelerden geldikleri
saptanmıştır.
Madde kullanımı ve aile ilişkisi ile ilgili bilimsel literatür
incelendiğinde, ailenin kişinin uyuşturucu madde kullanmaya başlamasındaki rolü
üzerinde ağırlıklı olarak durulduğu, aile içinde bağımlı bir kişinin varlığının
ailenin diğer üyelerini etkileme şekillerinin göz ardı edildiği göze
çarpmaktadır. Ancak madde kullanımının
sonuçta tüm aileyi etkilediği ve bu kişilerde de çeşitli ruhsal ve sosyal
etkilerde bulunduğu unutulmamalıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder