Yıllardır
öğrencilere yaptığımız bir uyarı vardır Lütfen kitap okuyunuz. Öğrencilerin
kitap okumaları için birçok program uygulanmasına rağmen, büyük bir çoğunluğu kitap
okumuyor. Okullarda bir saat zorunlu kitap okuma saati bazı öğrencilere hatta
bazı öğretmenlere de çok gereksiz ve işkence gibi gelmektedir.
Kitap okumanın yararlarını saymakla bitiremeyiz.
Kitap okumak, sadece öğrenciler değil aynı zamanda çocuk yetişkin ve yaşlılar
için de gereklidir. Yaşamın her alanında her döneminde okuyan kazanır. Okumak
aynı zamanda insanı özgürleştirir.
Kitap
okuma alışkanlığının çocukluk döneminde kazanılması gerekir. Bu alışkanlığın
kazanılmasında okulun ve ailenin etkisi büyüktür ve özellikle İlkokul çağı en
önemli dönemdir. Ancak toplumumuzda bu alışkanlık yeterince kazanılmadığından kitap,
yeteri kadar okunmamakta okutulmamaktadır.
Özellikle
kimliğin oluşturulması dönemi olan gençlik döneminde kitap okumak şarttır. Genç,
kitap okudukça kendini tanıma fırsatını bulur, yeteneklerini keşfetmiş olur.
Genç, kitap okudukça ufkunu da genişletir. Ufku geniş olan genç, olaylara at
gözlüğüyle bakmaktan kurtulur. Kitapla dost olan genç, bu dostluğu sayesinde
bir-çok başarıyı elde etmiş olur.
Günümüz
koşullarında bilgiye ulaşmanın birçok yolu vardır: İnternetten bilgiye ulaşmak,
konferanslar dinlemek, seminerlere katılmak, belgesel seyretmek… Ancak, bu
çalışmalarda insanın durup düşünmeye, ihtiyacı olduğunda bir kısmında bu
bilgiye tekrar ulaşma olanağı yoktur. Kitap okurken kişinin düşünmeye zamanı ve
tekrar tekrar aynı bilgiye ulaşabilme olanağı vardır. Bu özelliğinden dolayı, “bu
bilgi edinme koşuluna” ihtiyaç duyan gencin kitap okuması gerekir.
Kitap
okumanın aynı zamanda okul derslerine de faydası vardır. Özellikle sınavlara(LGS,
YKS, KPSS, DGS, TUS vd.) hazırlanan öğrencilerin bol bol kitap okuması gerekir.
Kitap okumanın yalnız Türkçe, edebiyat, sosyal derslerine değil, bütün derslere
katkısı vardır. Öğrenciler arasında “Kitap okumanın sayısal derslere olumlu ne
gibi bir etkisi olabilir?”düşüncesi yaygındır. Oysa sayısal derslerden çıkan
sınav sorularının büyük bir kısmı metindir.2020 YKS’de özellikle sayısal
derslerde sorular paragraf olup daha çok okuduğunu anlayan ve
anlamlandıranların çözebileceği nitelikte sorulardı. Biyoloji dersinin
sorularının yoruma dayalı olması, yorum yeteneğini güçlendirecek kitapların
okunmasını gerektiriyordu. Kapsamlı düşünme yeteneği isteyen fizik ve matematik
konuları düşünme yeteneği yüksek olan insanların başarılı olabileceği derslerdir.
Bu yeteneğin kitap okumayla geliştirilebileceği unutulmamalıdır. YKS’den sonra
bir Fizik öğretmeni arkadaşımız bundan sonra öğrencilere ilk önerim ders
çalışmanın yanında Klasikleri okumakta olacaktır demiştir. Artık sadece günde 400 soru çözmekle sınav kazanılmıyor.
Tabiiki öğrenci günde çözmesi gereken soruyu çözecek ancak günde en az bir
saatini kitap okumaya ayırmak zorundadır.
Sınavlarda
zamanı iyi kullanma çok önemlidir. Çok kitap okuyan öğrenci, hızlı okuyup anlayarak,
dakikaların altın değerinde olduğu sınavlarda daha da başarılı olacaktır. Sınav
soruları incelendiğinde okuma alışkanlığının soruları yanıtlamada gösterdiği
etki açıkça görülecektir. YKS’de bunun etkisi görüldü. TYT’de zaman artırıldığı
halde zamanı yetiştiremeyen öğrenciler özellikle paragraf sorularından
yakınmışlardır. Oysa kitap okuyan öğrenciler zamanı gerektiği gibi
yetirmişlerdir.
Kitap
okuma artık yaşamımızın bir parçası olmalı. Özellikle çocuklara ve gençlere bu
anlamda örnek olacak büyükler zamanlarını TV seyretmekle geçireceklerine kitap okusunlar.
Okusunlar ki bu anlamda iyi örnek olsunlar. Kitap okumayı angarya olarak
görenler mucize bir başarı beklemesinler. Montaigne "Ben kitaplarımı değil, kitaplarım beni ortaya
çıkarmıştır.", Jules Chore “Kitapları seviyor musunuz öyleyse hayatınız
boyunca mutlu olacaksınız demektir." O halde Faydalı bir iş istiyorsan,
okumaya basla!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder